Bipolar bozukluk tanılı hastalarda serum glial fibriler asidik protein, ß-ııı tübülin, sinaptofizin ile optik koherens ilişkisi

Küçük Resim Yok

Tarih

2023

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

T.C. Maltepe Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Araştırma projeleri

Organizasyon Birimleri

Dergi sayısı

Özet

Amaç: Bipolar bozukluğun (BPB) etiyolojisi kesin şekilde gösterilememiş olup nörodejeneratif ve nörogelişimsel süreçlerin hastalığın etiyolojisinde rol oynadığı düşünülmektedir. Çalışmanın amacı bipolar bozukluk tanısı olan bireylerde sağlıklı kontrol grubuna kıyasla nörodejeneratif ve nörogelişimsel belirteçler olan serum ?-III tübülin, GFAP (glial fibriler asidik protein), sinaptofizin ile OKT (optik koherens tomografi) ölçümlerini karşılaştırmak ve bunlar arasındaki olası ilişkiyi belirlemektir. Yöntem: Araştırma kesitsel ve gözlemsel olarak tasarlanmıştır. Örneklemi BPB tip I tanı ölçütlerini karşılayan bipolar bozukluk tanılı ötimik dönemdeki 43 hasta ve benzer yaş diliminde yer alan 46 sağlıklı gönüllü oluşturdu. Katılımcıların serum ?-III tübülin, GFAP, sinaptofizin seviyeleri ölçüldü ve OKT ölçümleri yapıldı. Bulgular: Çalışmada BPB grubunda sağlıklı kontrole kıyasla serum GFAP ve sinaptofizin seviyesi istatistiksel açıdan anlamlı farklılık saptanmamıştır. Serum ?-III tübülin seviyesinin BPB grubunda azalmış olduğu tespit edilmiştir (U=1240,500; p=0,039). BPB grubunda sağlıklı kontrole kıyasla retinal sinir lifi tabakası (RSLT) kalınlığı sağ gözde inferior ve nazal kadranlarda, sol gözde ise superior, inferior ve nazal kadranlarda istatistiksel olarak anlamlı azalmış oldukları saptanmıştır. ILM-IPT (iç limitan membrandan iç pleksiform tabakaya kadar olan ölçüm) BPB grubunda sol gözde superotemporal ve inferotemporal kadranlarda istatistiksel açıdan anlamlı azaldığı bulunmuştur. Serum belirteçleri ile RSLT ve ILM-IPT arasında anlamlı ilişki saptanmamıştır. Sonuç: Mevcut çalışmada saptanan serum ?-III tübülin azalması BPB etiyolojisinde rol oynayan oksidatif stres ve nörodejenerasyon mekanizmaları ile ilişkili olabilir. BPB grubunda saptanan RSLT kalınlığındaki ve ILM-IPL kalınlığındaki azalmanın bipolar bozukluk etiyolojisinde nörodejenerasyon hipotezine destek olabilir. Gelecekteki çalışmaların daha geniş bir örneklem grubu ve nörogörüntüleme eşliğinde planlanması önerilir.
Objective: The etiology of bipolar disorder (BPD) has not been definitively demonstrated, and neurodegenerative and neurodevelopmental processes are thought to play a role in the etiology of bipolar disorder. The aim of this study is to compare serum ?-III tubulin, GFAP (glial fibrillary acidic protein), synaptophysin and OCT (optical coherence tomography) measurements, which are neurodegenerative and neurodevelopmental markers, in individuals diagnosed with BPD compared to the healthy control group and to determine the possible relationship between them. Method: The research was designed as cross-sectional and observational. The sample of the study consisted of 43 patients with BPD type I in the euthymic periodand 46 healthy volunteers in a similar age group. Participants' serum ?-III tubulin, GFAP, synaptophysin levels were investigated and OCT measurements were performed. Results: In the study, although serum GFAP and synaptophysin levels did not show a statistically significant change in the BPD group compared to the healthy controls, serum ?-III tubulin levels were found to be decreased in the BPD group (U=1240,500; p=0,039). Retinal nerve fiber layer (RNFL) thickness was found to be statistically significantly decreased in the inferior and nasal quadrants of the right eye and in the superior, inferior and nasal quadrants of the left eye in the BPD group compared to the healthy control group. ILM-IPT (measurement from the internal limiting membrane to the internal plexiform layer) was found to be statistically significantly decreased in the superotemporal and inferotemporal quadrants of the left eye in the BPD group. No significant relationship was found between serum markers and RNFL and ILM-IPT. Conclusion: The decrease in serum ?-III tubulin detected in the current study seems to be related to oxidative stress mechanisms that play a role in the etiology of BPD. The decrease in RNFL thickness and ILM-IPL thickness detected in the BPD group may support evidence for the neurodegeneration hypothesis in the etiology of bipolar disorder. It is recommended that future studies be planned with a larger sample group and neuroimaging.

Açıklama

Anahtar Kelimeler

Bipolar bozukluk, Nörodejenerasyon, GFAP, Snaptofizin, ß-III tübülin, RSLT, ILM-IPT, Bipolar disorder, Neurodegeneration, GFAP, Synaptophysin, ß-III tubulin, RNFL, ILM-IPL

Kaynak

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

Sayı

Künye

Çörekli Kaymakçı, E. (2023). Bipolar bozukluk tanılı hastalarda serum glial fibriler asidik protein, ß-ııı tübülin, sinaptofizin ile optik koherens ilişkisi / Optical coherence relationship with serum glial fibrilar acidic protein, ß-ııı tubulin, synaptophysin in patients diagnosed with bipolar disorder. (Yayımlanmamış Tıpta Uzmanlık Tezi). Maltepe Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı.