Maltepe Üniversitesi Kurumsal Akademik Arşivi
DSpace@Maltepe, Maltepe Üniversitesi tarafından doğrudan ve dolaylı olarak yayınlanan; kitap, makale, tez, bildiri, rapor, araştırma verisi gibi tüm akademik kaynakları uluslararası standartlarda dijital ortamda depolar, Üniversitenin akademik performansını izlemeye aracılık eder, kaynakları uzun süreli saklar ve telif haklarına uygun olarak Açık Erişime sunar.
Güncel Gönderiler
Eğitimde sistem düşüncesi yaklaşımına yönelik öğretmen deneyimlerinin incelenmesi / Examining teacher experiences towards system thinking approach in education
(Maltepe Üniversitesi, Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2024) Yavuzkurt Eker, Kübra; Aşiroğlu, Sevim; Nuhoğlu, Hasret
Karmaşık sistemlerin hızla artış gösterdiği günümüz toplumunda içinde bulunduğu sistemleri anlamlandırabilen, sistemler arası ilişkiler kurabilen üst düzey düşünme becerilerine sahip bireyler yetiştirmek önem arz etmektedir. Karmaşık sistemlerin içerisinde dünyayı anlayabilmek sistemsel düşünme becerisi ile mümkündür. Bireylere bu becerilerin aşılanabilmesi eğitim aracılığıyla mümkündür. Öğretmenlerin derslerinde bu yaklaşımı etkin olarak kullanması, sistemsel düşünme becerilerine sahip nesiller yetiştirmeye olanak sağlayacaktır. Bu çalışma ile eğitimde sistem düşüncesi yaklaşımına yönelik öğretmen deneyimlerinin incelenmesi amaçlanmaktadır. Araştırmada nitel araştırma modellerinden fenomenolojik araştırma modeli tercih edilmiştir. Çalışma grubunu 2023-2024 yılında derslerinde eğitimde sistem düşüncesi yaklaşımını kullanan 11 öğretmen oluşturmaktadır. Araştırmada yer alan öğretmenler gönüllülük esasıyla seçilmiştir. Katılımcıların belirlenmesinde amaçlı örnekleme yöntemlerinden kartopu örnekleme yöntemi tercih edilmiştir. Bu çalışmada amaçlı örnekleme yönteminin kullanılmasının nedeni, araştırma amacına uygun olarak eğitimde sistem düşüncesi yaklaşımına yönelik öğretmen deneyimlerinin derinlemesine incelenmesidir. Bu araştırmada, araştırmacı tarafından hazırlanan yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Elde edilen öğretmen görüşmeleri defalarca okunarak önemli ifadeler belirlenmiş ve gerekli notlar alınmıştır. Öğretmen görüşmelerinde elde edilen ifadelerden yola çıkılarak kodlamalar yapılmıştır. Ortaya konulan birden fazla kodlar bir araya getirilerek araştırmanın temaları oluşturulmuştur. Analiz sonucunda elde edilen kategoriler mantıksal çerçeve içerisinde sunulmuştur. Bu bağlamda verilerin analizinde içerik analizi yöntemi kullanılmıştır. Araştırma verilerine göre yapılan içerik analizine göre ‘karar verme süreçleri’, ‘uygulama süreçlerine ilişkin deneyimler’, ‘öğrencilerde gözlemlenen değişimler’, ‘uygulayıcılarda gözlemlenen değişimler’ ve ‘ESD yaklaşımına yönelik öneriler’ olmak üzere toplamda beş ana temaya ulaşılmıştır. Araştırma sonucunda öğretmenlerin eğitimde sistem düşüncesi yaklaşımına yönelik görüşlerinin olumlu olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca katılımcı öğretmenlerin deneyimlerinden yola çıkılarak ESD yaklaşımının hem öğrencilerin gelişimine hem de uygulayıcıların mesleki ve kişisel gelişimlerine katkı sağladığı sonucuna ulaşılmıştır. Katılımcı öğretmenler ESD yaklaşımının yaygınlaştırılmasını ve eğitimde devamlılığının sağlanması gerektiğini savunmaktadırlar.
Okul öncesi çocuklarda yaratıcı düşünmeyle ilişkili faktörler: Ana baba tutumu, bağlanma ve sosyal destek / Factors associated with creative thinking in preschool children: parent attitude, attachment and social support
(Maltepe Üniversitesi, Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2024) Durak, Sedat; Şakiroğlu, Mehmet
Sürdürülebilir bir dünya için okul öncesinden başlayarak eğitim süreçlerinin tüm basamaklarında çocuklarda yaratıcılığı destekleyecek planlamaların son derece önemli olduğu aktarılmaktadır. Bu araştırmada amaç, okul öncesi çocuklarda yaratıcı düşünmeyle ilgili psiko-sosyal değişkenleri ortaya koymaktır. Bilindiği kadarıyla ilk kez bu çalışmada ana baba tutumu, bağlanma ve sosyal destek değişkenlerinin yaratıcı düşünme ile ilişkisi Banaz’ın (1992) Ana Etki ve Dolaylı Etki Kuramı çerçevesinde incelenmiştir. Bu amaçla, Bolu ilinde ana okuluna devam eden 4-6 yaşlarındaki çocuklar, anneleri ve öğretmenleri bu araştırmanın örneklemini oluşturmaktadır. Araştırmanın nicel verilerinin toplandığı ilk bölümünde 4-6 (48-68 ay) yaşında ana okuluna devam eden 105 çocuk dahil edilmiştir. Araştırmaya katılan çocukların %57.1’i (N = 60) erkek, %42.9’u (N =45) kız çocuklardır. Araştırmada çocuklara uygulanan değerlendirme araçları “Çocuklar için Tematik Algılama Testi” ve oyunlaştırılarak uygulanan “Algılanan Sosyal Destek” ile ilgili ölçek sorularıdır. Araştırmada annelere demografik bilgilerin yanı sıra Ebeveyn Tutumu Ölçeği, Yakın İlişkilerde Yaşantılar Envanteri ve Kerns Güvenli Bağlanma Ölçeği yöneltilmiştir. Ayrıca, Yakın İlişkilerde Yaşantılar Envanteri çocuğun ailesiyle kurduğu ilişkiyi gözleyen öğretmene de yöneltilmiştir. Yanı sıra, annenin çocuğunda algıladığı yaratıcılık düzeyi ile öğretmenin sınıftaki öğrencisine ilişkin algıladığı yaratıcılık düzeyi 7’li Likert tipi ölçek ile değerlendirilmiştir (1= Hiç, 7= Çok fazla). Araştırmada algılanan yaratıcılık skorları arası öğretmen ve annelerin değerlendirmeleri bağımsız gruplar t testi ile karşılaştırıldığında anneler kız çocuklarının erkek çocuklarına göre daha yaratıcı olduğunu rapor ederken, öğretmenler kız ve erkek çocuklar arası fark olmadığı gözlenmiştir. Değişkenler arası ilişkiler aracılık analizleri ile incelendiğinde, hem sosyal destek ile özgün düşünme ile hem de sosyal destek ile esnek düşünme arasındaki ilişkide demokratik anne baba tutumunun aracılık ettiği görülmüştür. Öğretmenin çocuğun aile ilişkilerine yönelik rapor ettiği kaygılı bağlanmanın/kaçıngan bağlanmanın sosyal destek ile yaratıcı düşünme boyutları (akıcılık, esneklik, özgün düşünme) arasındaki ilişkide aracı rolü ise direkt ve dolaylı ilişkiler istatistiksel anlamlı olsa dahi Hayes’in aracı ilişkiler kuralları dikkate alındığında gerçek bir aracı rolünü ortaya koyamamıştır. Yaratıcı düşünme becerisinin desteklenmesi ve geliştirilmesinde aile, öğretmen, öğrenme ortamı, sistemsel süreçlerin rolü alanyazındaki bilgiler ışığında tartışılmıştır.
Bir sorun olarak insan onuruna aykırı muamelelerin derecelendirilmesi / Grading of treatments against human dignity as a problem
(Maltepe Üniversitesi, Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2024) Öztürk, Mert
Eski dönemlerde yargılamanın ve cezalandırmanın bir parçası olan işkence, günümüzde temel haklara ilişkin uluslararası metinler ve ulusal ilgili mevzuatlarla yasaklanmış olan bir muameledir. Öyle ki, işkence uluslararası teamüller ve pekçok yasal düzenleme gereği mutlak olarak yasaklanmış ve hiçbir istisna getirilmemiştir. Savaş halinde dahi geçerli olan işkence yasağına, üst başlık olarak işkence adı verilmişse de, bu yasağın içerisine giren farklı muamele tipleri de bulunmaktadır. İşkence yasağı kapsamında değerlendirilen işkence dışındaki diğer iki muamele tipi kötü muamele ve insanlık dışı muameledir. İşkenceyle beraber mutlak olarak yasaklanmış bu muamelelerin resmî bir tanımı bulunmamaktadır. Resmî bir tanımının olmamasının ötesinde hukuk da bu iki muamele tipi için bir tanımlama konusunda hemfikir değildir. Bu üç muamele tipi arasında bir yoğunluk farkının olduğu kabul edilse de, bu yoğunluğun ne şekilde ve ne miktarda olduğu kolayca ifade edilememekte, her olayın koşulları içerisinde değerlendirilmektedir. Bu çalışmada insan onuruna aykırı olan bu üç muamele tipi arasında yoğunluk farkı ve bu yoğunluk farkına neden olan koşullar incelenmektedir. Çalışma, işkence, kötü muamele ve insanlık dışı muamele ayırımında insan haklarının felsefî temellerinin esas alınarak, insan onuru ve gurur ayırımının yapılması gerektiğine dikkat çekmeyi amaçlamaktadır.
Bu ayrım sonrasında insan onuruna aykırı muamelelerin derecelendirilmesinde ortaya çıkabilecek sorunlar karşısında, işkencenin öne çıkarılması gereken hususlarının ne olduğu tartışılmaktadır. Bu hususları esas alan bir değerlendirmeyle, cezasızlığın önlenebilmesi için işkencenin değerlendirilmesinde mağdurun konumu ve iradesinin kırılmasını öne çıkartmak gerekmektedir.
İnsan hakları bağlamında unutulma hakkı / The right to be forgotten in the context of human rights
(Maltepe Üniversitesi, Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2024) Dinç, Nizamettin Gökhan; Kuru, Gonca
Bu tez, teknolojinin gelişmesiyle beraber dijital ortamda bulunan verilerin insan/insanlar üzerinde oluşturacağı olumsuz etkiler sonucunda ortaya çıkan “unutulma hakkı” kavramına felsefi, ekonomik, psikolojik ve hukuki olarak açıklama getirmeyi amaçlamaktadır. Bu hak üzerine günümüzde yazılmış tez sayısı ve akademik çalışmalar her geçen gün artmaktadır. Bu tezde bundan önceki çalışmalardan farklı olarak hakkın hukuksal tanımlarını da dikkate alarak felsefi, psikolojik ve ekonomik boyutlarıyla birlikte “unutulma hakkı” kavramının sınırları çizilmeye çalışılmıştır. Günümüzde hem akademik alanda hem de yargı kararlarında sıkça ele alınan unutulma hakkı, Türk mevzuatında henüz yer almamaktadır. Hakkın uygulanma alanı, yargı kararları ve akademik kaynaklarla belirlenmeye çalışılmaktadır. Öncelikle uluslararası yargı organları kararlarında dillendirilen ve sonrasında ulusal yargı organlarının kararlarında da değerlendirme konusu olan unutulma hakkı, gün geçtikçe daha fazla gündeme gelmekte ve bir hak olup olmadığı, hak ise hangi hak statüsünde olduğu gibi konularda tartışma konusu olmaya devam etmektedir. Bu çalışmada hak, öncelikle kavramsal olarak çözümlenmeye ve hakkı ortaya çıkaran gereksinimlerin insan için neden önemli olduğu üzerinde durulmaya çalışılarak; hakkın, insan için önemi tespit edilmek istenmiştir. Özellikle Türkiye’de uygulanan hukuk alanında unutulma hakkı ile ilgili yargı kararları değerlendirilerek bir sonuca varmaya çalışılmıştır. Her hak farklı haklarla ilişki içerisindedir. Bu sebeple unutulma hakkının da bir hak olarak kabul edilmesi durumunda sınırlarının belirlenmesi noktasında ilişkili olduğu hakların tespit edilmesi ve haklar arası sınırların doğru çizilmesi olası hak ihlalleri için önemlidir. Unutulma hakkı ile ilişki içerisinde olan ya da olabilecek haklar ve unutulma hakkı ile kesişen ya da birleşen noktalar üzerinde durulmuştur. Hakların birbiriyle olan ilişkilerinin tespiti yeni doğan, gelişen hakkın içeriğinin doğru belirlenmesi ve doğru uygulama alanı bulması için gereklidir. Bu çalışmada unutulma hakkı, yukarıdaki açıklamalar ışığında ele alınmış, kavramın bir hak olup olmadığı, bir hak ise insan hakları içerisindeki konumu, nasıl uygulanacağı gibi hususlar değerlendirilmiştir.
Makine öğrenmesi destekli Scrum planlama otomasyonu / Machine learnin supported automation in scrum planning
(Maltepe Üniversitesi, Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2024) Nizamoğlu, Yekta Buğrahan; Şahinaslan, Önder
Modern dünyada yazılım geliştirme süreçleri ele alındığında görülebilir ki, dünyanın her yerinde birbirinden farklı yazılım geliştirme ve planlama metotları uygulanmaktadır. Bunlardan en yayın olanlarından biri sürekli geliştirme ve sürekli çalışan bir ürün elde etmeyi hedefleyen, uzun planlamalar yerine kısa süreli ve ölçülebilir planlamaları tercih eden, takım bazlı daha ufak ekipler halinde çalışıp bir arada bir proje geliştirmeye imkan sağlayan, Agile tabanlı Scrum yöntemidir. Bu yöntemde yapılacak olan işin tamamı göz önüne alınarak daha küçük parçalara bölme ve bu küçük parçalar ile adım adım, her seferinde çalışan bir ürün elde etme odaklı bir süreç planlaması söz konusudur. Bu ufak parçalar Scrum’ın bir etkinliği olan “planlama” sırasında takım tarafından puanlanıp, bu puanlanan işler sonucunda bir Sprint süresinde ne kadar iş yapılabildiğinin ölçümü ve bir sonraki sprintte ne kadar iş yapılabileceğinin öngörüsü sağlanmaktadır. Bu puanlama sırasında verilen puanlara Story Point denmektedir. Bu süreç her ne kadar proje planlaması açısından çok verimli olsa da her sprint planlamasında tüm takımın tek tek yapılacak işlerin üzerinden geçilmesini ve puanlamasını gerektirdiği için zaman açısından çok maliyetli olmaktadır. Bu çalışma kapsamında, yazılım geliştirme sürecinde takımın üzerinde özellikle zaman açısından yüksek maliyet yaratan bu puanlama sistemini, makine öğrenmesi destekli bir otomasyon sistemi ile hafifletmeyi ve daha stabil bir süreç haline getirmek amaçlanmaktadır. Bu otomasyon sistemi kurulurken genel yazılım geliştirme ve planlama süreçleri bilgisi ile makine öğrenmesi teknolojilerinden faydalanılmıştır.