Kan kültürü pozitifliği: Etken ya da kontaminasyon mu?

Küçük Resim Yok

Tarih

2013

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Araştırma projeleri

Organizasyon Birimleri

Dergi sayısı

Özet

Kan kültürü, kan dolaşımı enfeksiyonlarının tanısında altın standarttır. Mikroorganizmaların hızlı üretilmesi ve tanımlanması antibiyotik tedavisine zamanında başlanmasını sağladığı ve mortaliteyi azalttığı için hastalar açısından hayati öneme sahiptir. Etken mikroorganizmanın üremesini hızlandırmak ve bunu izlemeyi kolaylaştırmak için geliştirilmiş olan otomatize sistemler ile kontaminasyon oranının da arttığı görülmektedir. Dolayısıyla, özellikle birden fazla örnek alınamayan durumlarda, kan kültürü şişelerinde saptanan pozitifliğin yorumlanması güçleşmektedir. Bu çalışmada, otomatize kan kültürü sistemlerinde saptanan üreme zamanına göre mikroorganizmaların etken ya da kontaminant olma durumları araştırılmıştır. Çalışmamızda, bir yıllık dönemde BACTEC 9120 (Becton Dickinson, ABD) sistemine yüklenen 1201 kan kültürü şişesinden alınan sonuçlar irdelenmiş; pozitif sonuç alınan şişelerin üreme zamanları kaydedilmiştir. Üreyen bakterilerin etken ya da kontaminasyon olup olmadığının değerlendirilmesinde, hastanın kliniği, üreme saptanan kan kültürü sayısı ve inflamasyon belirteçlerinin (beyaz küre sayısı, prokalsitonin ve CRP düzeyi) sonuçları dikkate alınmıştır. Yapılan değerlendirmede, kan kültürü şişelerinin %24 (290/1201)ünde üreme olduğu saptanmış; üreyen mikroorganizmaların %73 (212/290)'ü etken, %27 (78/290)'si kontaminant olarak tanımlanmıştır. Etken olarak kabul edilen bakteriler için ortalama üreme süresi 17.87 saat, kontaminant kabul edilenler için ise 40.56 saat olarak hesaplanmış; etken ve kontaminant mikroorganizmaların üreme süresi arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p< 0.0001). Tüm üremeler göz önüne alındığında, bakterilerin %66sının ilk 24 saat içinde ürediği görülmüştür. Etken olarak kabul edilen bakterilerin %29.6sı ilk 12 saat içinde ürerken, bu sürede üreyen kontaminant bakteri olmamıştır. Stafilokoklarda metisiline direnç durumu ile üreme süresi arasındaki ilişki incelendiğinde, hem etken hem de kontaminant olarak tanımlanan metisiline dirençli stafilokok suşlarının, metisiline duyarlı olan suşlara göre daha geç ürediği saptanmıştır (sırasıyla ortalama 26 saat ve 11 saat; p< 0.01). Çalışmamızda elde edilen veriler, özellikle birden fazla örneğin alınamadığı durumlarda, kan kültürü şişesindeki üreme süresinin, izole edilen mikroorganizmanın etken ya da kontaminant olup olmadığının öngörülmesinde, kritik bir role sahip olduğunu vurgulamaktadır. Sonuç olarak, özellikle ilk 12 saat içinde saptanan üremelerin etken, ilk 24 saat içinde olan üremelerin yüksek olasılıkla etken, 48 saat ve sonrasındaki üremelerin ise kontaminant lehine yorumlanması gerektiği düşünülmüştür. Ancak etken olsun ya da olmasın, metisiline dirençli stafilokokların üreme süresinin 24 saatten daha uzun olduğu unutulmamalıdır.

Açıklama

Anahtar Kelimeler

Kaynak

Mikrobiyoloji Bülteni

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

47

Sayı

1

Künye