Yazar "Tunç, Zeki" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 10 / 10
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Yayın Accommodative IOL implantation in cataract surgery(2012) Tunç, Zeki; Helvacıoğlu, Fırat; Şencan, Sadık; Şimşek, ŞabanPurpose: To analyze the visual functions of patients who had cataract operation and accommodative intraocular lens (IOL) implantation. Material and Method: Simultaneous bilateral phacoemulsification and Crystalens HD accommodative IOL implantation were performed to 30 eyes of 15 patients who had come to our clinic with bilateral cataracts. Dominant eyes were planned to be emmetropic and non-dominant eyes were planned to be 0.75 diopters (D) myopic. Postoperative early examinations and 3 month-interval routine eye and refractive examinations were performed. Mean follow-up time was 23.1±2.6 months. Uncorrected and far corrected, monocular and binocular far and near visual acuities were analyzed. Results: At the first postoperative month, mean spherical and cylinder refractions were 0.00±1.03 D and -0.82±0.47 D, respectively. Mean uncorrected and corrected monocular near visual acuities were 0.05±0.92 and 0.13±0.92 logMAR (logarithm of minimum angle of resolution), respectively. Mean uncorrected and corrected binocular near visual acuities were 0.03±1.00 and 0.10±1.00 logMAR, respectively. Statistically significant differences were observed between the uncorrected and corrected, monocular and binocular near visual acuities (p=0.004, p=0.005, respectively). Results of first month postoperative examinations were compared with the results of 6-, 12-, and 18-month examinations - no statistically significant difference was observed (p>0.05). Discussion: As a result of simultaneous bilateral accommodative IOL implantations, significant increase was observed in the near visual acuities of the patients in the early postoperative period and at 18-month follow-up visit. We believe that binocular implantation of these kinds of accommodative IOLs to appropriate patients would increase the patient satisfaction.Yayın Akomodatif göz içi lensleri(2011) Tunç, ZekiModern katarakt cerrahisinde hızlı görme rehabilitasyonu ile birlikte komplikasyonsuz ve refraktif olarak hatasız bir cerrahi amaçlanmaktadır.1 Teknik gelişmeler bu tip operasyonlardaki önemli komplikasyonları oldukça azaltmıştır. Mikroinsizyon katarakt cerrahisinin (MİCS) (2 mm’nin altı insizyon) başlaması, cerraha daha iyi astigmat ve yüksek sıralı aberasyonların kontrolü ve her ikisinin de azaltılması olanağı sağlanmaktadır.2 Akomodatif göz içi lens (GİL) implantasyonu presbiyopi tedavisinin bir opsiyonudur. Akomodatif GİL’ler katarakt çıkarıldıktan sonra siliyer kasın devam eden fonksiyonunu kullanarak çalışırlar. Akomodatif GİL’ler, multifokal GİL’lerin optik yan etkilerinden kaçınmak için tasarlanmıştır. İki ana tasarım konsepti mevcuttur. Birincisi, aksiyel hareket konsepti, bir veya iki lensin öne aksiyel hareketi ile akomodasyon yeteneğini oluşturmak.3-4 İkincisi ise, kurvatür değiştiren dizaynlar, küçük bir yer değiştirme hareketi ile önemli bir akomodasyon sağlamak için tasarlanmıştır.Yayın Akomodatif göz içi lenslerinde gelişmeler(2012) Tunç, ZekiKatarakt cerrahisindeki gelişmeler bu tip operasyonlardaki önemli komplikasyonları oldukça azaltmıştır. Mikroinsizyon katarakt cerrahisinin (MİCS) (2 mmnin altı insizyon) başlaması, cerraha daha iyi astigmat ve yüksek sıralı aberasyonların kontrolü ve her ikisinin de azaltılması olanağı sağlanmaktadır. Multifokal lenslerin çok başarılı sonuçlar verdiğine inanılmakla birlikte, limitleri olduğu da bilinmektedir. Akomodatif GİL implantasyonu presbiyopi tedavisinin bir opsiyonudur. Akomodatif GİLler katarakt çıkarıldıktan sonra siliyer kasın devam eden fonksiyonunu kullanarak çalışırlar. Akomodatif GİLler, multifokal GİLlerin optik yan etkilerinden kaçınmak için tasarlanmıştır. İki ana tasarım konsepti mevcuttur. Birincisi, aksiyel hareket konsepti, bir veya iki lensin öne aksiyel hareketi ile akomodasyon yeteneğini oluşturmak. İkincisi ise, kurvatür değiştiren dizaynlar, küçük bir yer değiştirme hareketi ile önemli bir akomodasyon sağlamak için tasarlanmıştır. Gelecekte akomodatif GİLlerde astigmat ve yüksek order aberasyonların düzeltilmesine ihtiyaç vardır. (Turk J Ophthalmol 2012; 42: 288-93)Yayın Helvacioglu reproducibility index: a new algorithm to evaluate the effects of misalignments on the measurements of retinal nerve fiber layer by spectraldomain OCT(IJO Press, 2015) Helvacıoğlu, Fırat; Uyar, Osman Murat; Tunç, Zeki; Kapran, ZiyaAim: To evaluate the effect of misalignment on the measurements of retinal nerve fiber layer (RNFL) by spectral-domain optical coherence tomography (OCT). Methods: A total of 42 eyes from 21 healthy young subjects underwent RNFL measurements with RTVue spectral-domain OCT (Optovue Inc., Fremont, California, USA). Two baseline measurements with perfectly aligned central circle to the borders of the optic nerve and four misaligned measurements which were misaligned towards to four quadrants were taken. The differences in RNFL between the baseline and misaligned measurements were analyzed with a new algorithm called Helvacioglu reproducibility index (HRI) which is designed to measure the reproducibility of the scans by evaluating the RNFL changes in the four main quadrants. Results: The average RNFL scores of the first two baseline measurements have good correlation (c=0.930) and good reproducibility scores (0.15±0.07). Superior misaligned measurements had significantly lower superior quadrant score and higher inferior quadrant score, similar nasal and little higher temporal scores (P1, P2<0.001, P3=0.553, P4=0.001). Inferior misaligned measurements had significantly higher superior quadrant score and lower inferior quadrant score with similar temporal and little lower nasal scores (P1, P2<0.001, P3=0.315, P4=0.016). Nasal misaligned measurements had significantly higher temporal quadrant score and lower nasal quadrant score with little lower superior and inferior scores (P1, P2, P4<0.001, P3=0.005). Temporal misaligned measurements had significantly higher nasal quadrant score and lower temporal quadrant score with similar superior and little higher inferior scores (P1, P2<0.001, P3=0.943, P4=0.001). Conclusion: Good alignment of the central circle to the borders of optic nerve is crucial to have correct and repeatable RNFL measurements. Misalignment to a quadrant resulted in falsely low readings at that quadrant and falsely high readings at the opposite quadrant.Yayın Hipermetropik LASİK uygulanmış bir olguda bilateral multifokal göziçi lensi implantasyonu(2009) Şencan, Sadık; Tunç, Zeki; Erçalık, YeşimAMAÇ: Bilateral hipermetropik laser in situ keratomileusis (LASİK) uygulanmış bir olguda bilateral multifokal göz içi lensi (GİL) implantasyonu sonucumuzu sunmak.GEREÇ-YÖNTEM: On yıl önce bilateral hipermetropik LASİK uygulanmış bayan hastaya katarakt gelişmesi nedeniyle nisan 2007’de aynı cerrah tarafından bilateral fakoemulsifikasyon (FAKO) ile birlikte multifokal GİL implantasyonu yapıldı. Olgunun preoperatif ve postoperatif uzak, yakın ve orta mesafedeki görme keskinlikleri (Snellen ve Jaeger eşelleri), korneal topografisi, keratometrik değerleri ve postoperatif kontrast duyarlılık sonuçları incelendi. GİL gücü klinik öykü yöntemine göre hesaplandı. Olguya ayrıca yaşam kalitesini, ışık yansımalarını ve kişisel memnuniyetini irdeleyen sorular soruldu.BULGULAR: Yetmiş yaşındaki bayan olgumuza 10 yıl önce hipermetropik LASİK (OD: +3.75 D; OS: +3.50 -0.50 90 D) yapılmıştı. Katarakt gelişmesi nedeniyle hastaya bilateral FAKO ile birlikte multifokal GİL implantasyonu yapıldı. Sağ göze refraktif lens, sol göze ise asferik difraktif lens implante edildi. Postoperatif 2. aydaki tashihsiz görme keskinlikleri uzak mesafede 0.8 ve 1.0 iken, yakın mesafede J3 ve J1, orta mesafede ise J5 ve J3 olarak bulundu. Olgunun tashihli görme keskinlikleri ise uzak mesafede 1.0 ve 1.0; yakın mesafede J1 ve J1; orta mesafede J2 ve J1 idi. Postoperatif 2. aydaki refraksiyon değerleri sağda -0.75, solda +0.00 idi ve bu değerler takip süresince stabil kaldı. Postoperatif 4. ayda, 6. ayda ve 1. yılda kontrast duyarlılık testlerinde zaman içinde iyileşme gözlendi. Hasta, başlangıçta kamaşma sorunlarının olmasına rağmen, bunların her geçen gün azaldığını belirtti. Hasta memnuniyeti ‘iyi’ olarak değerlendirildi.SONUÇLAR: Bizim bu bilateral hipermetropik LASİK'li olgumuzda bilateral multifokal GİL implantasyonu ile hasta memnuniyeti sağlanmış ve teknik cesaret verici bulunmuştur. Ancak yöntemin etkinlik ve güvenilirliğinin saptanması için olgu sayısının artırılmasına ihtiyaç vardır.Yayın Katarakt Cerrahisinde Akomodatif Göz İçi Lensi Uygulaması(2012) Helvacıoğlu, Fırat; Şencan, Sadık; Tunç, Zeki; Şimşek, ŞabanAmaç: Katarakt cerrahisi ile akomodatif göz içi lensi (GİL) uygulanan hastaların görme fonksiyonlarının değerlendirilmesi. Ge reç ve Yöntem: Kliniğimize başvuran 15 katarakt hastasının 30 gözüne simültane bilateral fakoemülsifikasyon sonrası Crystalens HD akomodatif GİL implante edildi. Dominant gözün emetrop, dominant olmayan gözün ise 0,75 diyoptri (D) miyop olması hedeflendi. Hastaların ameliyat sonrası erken dönemde, 1., 2., 3.ay ve daha sonra da 3 aylık aralıklarla rutin göz muayeneleri yapıldı. Takip süresi ortalama 23,1±2,6 ay oldu. Binoküler ve monoküler düzeltilmemiş uzak ve yakın görmeleri ve ayrıca uzak düzeltilmiş uzak ve yakın görme keskinlikleri incelendi. Sonuçlar: Ameliyat sonrası 1.ayda sferik ve astigmatik refraksiyon ortalamaları 0,00±1,03 D ve -0,82±0,47 D olarak bulundu. Hastaların düzeltme yapılmamış monoküler yakın görme keskinliklerinin ortalaması 0,05±0,92 logMAR (minimum rezolüsyon açısının logaritması) uzak düzeltmeli monoküler yakın görme keskinliği ortalaması 0,13±0,92 logMAR olarak ölçülmüştür. Hastaların düzeltme yapılmamış binoküler yakın görme keskinliklerinin ortalaması 0,03±1,00 logMAR, uzak düzeltmeli binoküler yakın görme keskinliği ortalaması 0,10±1,00 logMAR olarak ölçülmüştür. Binoküler ve monoküler düzeltmeli ve düzeltmesiz yakın görme ölçümleri arasındaki fark istatistiksel anlamlı bulundu (p=0,004, p=0,005). Ameliyat sonrası 1.ay sonuçları ile 6., 12. ve 18. ay sonuçları karşılaştırıldı ve istatistiksel anlamlı fark bulunmadı (p>0,05). Tart flma: Simültane bilateral akomodotif GİL implantasyonu sonucunda, hastaların yakın görme keskinliklerinde erken dönem ve 18. ay takiplerinde belirgin bir artış gözlenmiştir. Özellikle bu tür akomodatif lenslerin uygun hastalarda binoküler uygulanmasının hasta memnuniyetini arttıracağına inanmaktayız. (Turk J Ophthalmol 2012; 42: 257-62)Yayın Katarakt ve güncel tedavi yaklaşımları(Maltepe Üniversitesi, 2014) Helvacıoğlu, Fırat; Şencan, Sadık; Tunç, Zeki; Uyar, Osman Murat; Kapran, ZiyaKatarakt, oftalmolojide cerrahi ile tedavi edilen en sık hastalıktır. Derlemede patogenezi, cerrahi tedavi seçenekleri ve cerrahi girişimlerdeki gelişmeler özetlenmiştir. Yeni cerrahi tedavi yaklaşımları da incelenmiştir,Yayın Multifokal progressif refraktif difraktif lens: optik tasarım ve klinik sonuçları(2012) Şimşek, Şaban; Helvacıoğlu, Fırat; Tunç, Zeki; Şencan, SadıkAmaç: Asiferik bifokal difraktif ve progressif refraktif tasarımlı yeni konsept OptiVisTM göz içi lensi (GİL) uygulanan hastaların görme fonksiyonlarının değerlendirilmesi. Gereç ve Yöntem: Bu prospektif çalışmada 27 hastanın 52 gözüne 2,5 mm kesiden fakoemülsifikasyon ile katarakt operasyonunu takiben yeni bir multifokal GİL olan OptiVisTM GİL implante edildi. Ameliyatlar 25 hastada da her iki göze ayni seansta bilaterayapıldı. Daha önce farklı multifokal GİL takılmış olan iki hastanın, diğer iki gözüne ise OptiVisTM GİL yerleştirildi. Hastaların monoküler uzak, orta ve yakın görme keskinlikleri ölçüldü ve kontrast duyarlılık testleri yapıldı. Kamaşma, hale, gözlük kullanmsıklığı ve hasta memnuniyeti sorgulandı. Sonuçlar: Hastaların yaş ortalaması 71,10±10,60, takip süresi 20,35±13,99 aydı. Operasyondan 6 ay sonra, yapılan ölçümlerde hastalarıortalama monoküler düzeltmesiz görme keskinlikleri; uzak için 0,96±0,11 (ondalık Snellen kartı), yakın için (33 cm) J1,07±0,26 (Jaegeeşeli) ve orta mesafe (60 cm) için J2,25±0,55 bulundu. Ortalama monoküler düzeltilmiş görme keskinlikleri ise sırasıyla 0,97±0,08J1,05±0,23 ve J2,23±0,54 olarak ölçüldü. Monoküler ortalama kontrast duyarlılık değerleri 6. ayda fotopik koşulda 1,5 cycles per degre(cpd) de 47, 3 cpd de 73, 6 cpd de 61, 12 cpd de 17 ve 18 cpd de 2 bulundu. Hastalarda operasyon sonrası ilk ayda orta şiddette olabilekamaşma ve halo problemleri 3. ayda 20 hastada (%74,07) hiç ya da çok hafif iken 7 hastada (%25,92) ise orta derecede bulundu. Bir hast(%3,70) ise bazen uzak görme için gözlük kullanma ihtiyacı duydu. Arka kapsül opasifikasyonu ise 3 gözde (%5,76) tespit edildi. Tart flma: OptiVisTM katarakt ameliyatlısı hastalarda, difraktif bifokal özelliği ile kontrast kaybı olmadan çok iyi uzak ve yakın görme kazandırdığı gibi progressif refraktif tasarımı sayesinde de oldukça iyi orta mesafe görmesi sağlayarak yüksek bir hastmemnuniyeti oluşturdu. (Turk J Ophthalmol 2012; 42: 326-31)Yayın Selektif laser trabeküloplasti sonrası gözlenen erken dönem göz içi basıncı artışı ve risk faktörleri(2014) Şencan, Sadık; Tunç, Zeki; Helvacıoğlu, Fırat; Akıngöl, ZiyaAmaç: Selektif laser trabeküloplasti (SLT) sonrası gözlenen erken dönem göz içi basıncı artışının değerlendirilmesi. Gereç ve Yöntem: Kliniğimize 01.11.2010 ve 31.10.2011 tarihleri arasında başvuran ve primer açık açılı glokom (PAAG) veya oküler hipertansiyon (OH) tanısı konan hastalardan primer tedavi SLT uygulanmış 100 hastanın 200 gözü dahil edildi. Hastaların yaş ve cinsiyet gibi demografik bilgileri, iris rengi, gonyolens ile açı pigmentasyonu ve açı dereceleri, pakimetri değerleri (optik koherens tomografi ile-OKT-), cup/disk oranı (indirekt oftalmoskopi ile) ve GİB ölçümleri (applanasyon tonometri ile) kayıt edildi. İris rengi, açı pigmentasyonu, pakimetri değerleri ve kullanılan toplam enerji ile uygulama sonrasında erken dönemde (1. ve 2. saatlerde) gözlenen ön kamara reaksiyonu ve GİB değişimleri arasındaki ilişki araştırıldı. Bulgular: Hastaların, %37si (37) erkek, %63ü (63) kadındı. Erkeklerin yaş ortalaması 61,24±11,33 (33-85), kadınların yaş ortalaması ise 58,21±12,35 (22-80) idi. SLT sonrası 1. ve 2. saat GİB artışı ve ön kamara reaksiyonları ortalamaları sırasıyla 3,35 mmHg ve 2,21 idi ve aralarında pozitif korelasyon gözlendi (p=0,0001). Tüm gözler, iris rengine göre incelendiğinde, kahverengi gözlerde izlenen GİB artışı (3,77 mmHg), yeşil ve ela gözlerde izlenenden (sırasıyla 2,62 ve 1,85 mmHg) anlamlı derecede yüksektir (p=0,0001). Erken dönemde gözlenen GİB artışları ile pakimetri ve kullanılan enerji arasında anlamlı bir ilişki bulunmazken açı pigmentasyonu ile istatistiksel anlamlı pozitif korelasyon gösterilmiştir (p1=0,904, p2=0,823, p3=0,0001). Sonuç: SLT sonrasında erken dönem GİB artışı koyu renkli ve yoğun açı pigmentasyonu olan gözlerde daha sık gözlenmektedir. Bu grup hastaların daha yakından takip edilmesinin önemli olduğuna inanmaktayız. (Turk J Ophthalmol 2014; 44: 365-9)Yayın Toksik anterior segment sendromu: Klinik ve histopatolojik bulgular(2011) Ünal, Mustafa; Şencan, Sadık; Tunç, Zeki; Midi, Ahmet; Arslan, Osman Şevki; Akıngöl, ZiyaAmaç: Fakoemulsifikasyon cerrahisi sonrasında gelişebilen toksik anterior segment sendromu (TASS) ‘nun klinik ve histopatolojik bulgularını analiz etmek. Gereç ve Yöntem: Aynı seansta aynı cerrah tarafından gerçekleştirilen sorunsuz fakoemulsifikasyon operasyonları sonrasında gelişen üç TASS olgusu değerlendirildi. Hastaların postoperatif 1., 12., 24., 48. saat kontrolleri yapıldı. Sonraki takipler ihtiyaca göre planlandı. Üç olguda da korneal dekompansasyon gelişti. Bir olguya eviserasyon diğerine ise penetran keratoplasti operasyonu uygulandı. Her iki korneanın histopatolojik analizi yapıldı. Sonuçlar: Hastalar 61 ve 73 yaş aralığında olup, hepsi erkekti. Tüm olgularda ağrısız bulanık görme, limbustan limbusa korneal ödem ve hipopiyon vardı. Her olguda iris düzensiz dilate ve atrofikti. İki korneanın histopatolojik incelemesi; endotel hücre tabakasının tamamen yok olduğunu gösterdi. Üçüncü olgu ise korneal dekompansasyon ve tedaviye dirençli glokom nedeniyle görmesini kaybetti. Tartışma: TASS kornea endotel tabakasının tamamen kaybıyla sonuçlanabilen ciddi bir komplikasyondur. Tek kullanımlık aletlere geçiş ve/veya aletlerin usule uygun yıkanması, TASS komplikasyonunu azaltmak için önem taşımaktadır. (Turk J Ophthalmol 2011; 41: 73-7)